20 Eylül 2011 Salı

Bir rüzgar eser pencereden...

Artık yavaş yavaş gelir oldu İstanbul'un sesi kulağıma...Beni çağırdığı belli.
Özledik birbirimizi sanki yine.Sanki değil,öyle...
Gitmeye az kaldığı şu zamanlarda bi koşturma var illaki.
Efendim taşınma telaşı pır pır eder içimi.
Onca eşya...
Aynı düzen...
Düşündükçe büyüdü aklımda...
Yurdumdan da haber uçtu geldi o konuda bi iç rahatlaması yaşadık hiç değilse.
Ama söyliceğim tek şey şudur ki,İstanbul'a alışmıyorum falan demek yalan.Öyle bi alışılırmış ki anlatılmaz.Yaşanır.
Yaşamak gerek zira.
Anlatılamayacağını çok uzun süredir çok sağlam bi şekilde tecrübe ettim efenim.
Hiç niyetlenmeyiniz,İstanbul'u yaşamamış birine İstanbul'u anlatabilmek hayal...
Neyse anlatmaktan geçtim artık,yaşamam gerek,budur tek düşüncem.

Günün şarkısını şöyle ilan edelim o zaman... :)

2 yorum:

  1. "Hiç niyetlenmeyiniz,İstanbul'u yaşamamış birine İstanbul'u anlatabilmek hayal..." denemekten pes ettim. :)

    YanıtlaSil
  2. tamam işte bende katıldım o kervana +1iz :))

    YanıtlaSil